Day 2 / 2. Gun - Nairobi (Kenya)

Day 2 / 2. Gun - Nairobi (Kenya)

2016.09.03

Caribou! (Hosgeldik / Welcome)

Gunaydin! Afrika’dayiz :) 

Bugun Nairobi’yi gezecegiz. Gunlerin uykusuzlugu ve dun gecenin yorgunluguyla, cadir kampli tatilimiz oncesi guzel bir uyku cektik. Ogle satlerinde ancak uyanabildik, Nairobi’de gecirecegimiz zamanimiz azaldi. Saat 20.00 dan sonra disarda kalmamaiz icin otelde de takside de uyardilar.  Malesef, ozellikle ara sokaklarda cetelerin gasp yaptigini anlatiyorlar. Disardaysaniz bile donuste yoldan degil mekandan taksi cagirmalarini isteyin diyorlar, bu konuda cok dikkatliler. Toplu ulasim onerilmiyor. Taksideyseniz tum camlar kapatilyor, kapilar kilitleniyor.

Kisacasi yarim gun zamanimiz var. Aksam, Acacia ile otelde toplantimiz var. Nairobi’ye gelmeden once, gitmeden donmeyin denilen Carnivore Restaurant’da ogle yemegi icin rezervasyon yaptirmistim. Once karnimizi doyuracagiz :)

Sonrasinda ise yazar Karen Blixen’in evini ziyaret edecegiz. Donuste de yol uzerindeki Zurafa Gozlemevi’ne gidip zurafalari elimizle besleyecegiz :) Zaman kalirsa sehir merkezinde gezinmek istiyoruz ama zor gorunuyor. Nairobi’de inanilmaz bir trafik var. 

Otelden bir taksi istiyoruz, soforumuz Philip. Afrika’da heryerde siki pazarlik yapmak gerekiyor, basta istenen ve odediginiz rakamlar arasindaki farka inanamazsiniz. Philiple pazarliga basliyoruz, ve Carnivore icin anlasiyoruz. Sonrasinda heryerde ayri taksi bulup pazarliga girmek yerine, Philip’le konusuyoruz. Tum gun adim adim ilerleyen trafikte otele donmesi cok zor, donse de musteri bulmasi ihtimali dusuk ve bunu kendisi soyluyor, gittigimiz yerlerde bizi bekleyip, ulasimimizi o saglayacak. Sonunda uygun bir fiyata anlasiyoruz, yine de fazla odedigimizin farkindayiz ama onemsemedik. Philip tum gunu bizimle gecirdi ve Karen Blixenin evine ve Zurafa Gozlemevi’ne yanimizda caktirmadan ucretsiz girdi :))) Ikisini de ilk kez goruyormus. Karen Blixen’in hikayesinden cok etkilendi :)

Carnivore’a trafikten dolayi, gecikmeli olarak gidiyoruz ama ogle saati oldugu icin restorant musait. Ete doyabileceginiz bir mekan, tabaginiz bos kalmiyor, siz dur diyene kadar olabilecek tum hayvenlarin eti geliyor ve genis bir sos cesitiyle sunuluyor, servis sirasinda hangi etin hangi sosla guzel gidecegini anlatiyorlar. Etler bana biraz sert ve kuru geldi ama asil olay soslarda. Soslarla birlikte oldukca lezzetleniyor. Dana, kuzu, domuz, tavuk disinda tavsan, devekusu, timsah ve zebra etleri de yeniyor Kenya’da. Tum insani duygularimla, hayatta yemem dedigim tavsan etini malesef denemis bulundum, timsah etini merak ediyorduk ama bu donemde yokmus. Sormadik ama zebra da yoktu aralarinda. 

Icecek olarak ilac dedikleri, dawa ickisi var. Votka-lime benzeri, o kadar etle birlikte ferahlatiyor :))

2. durak Karen Blixen’in evi. Gelmeden once “Out of Africa” kitabindan uyarlanmis filmi izlemistik ve cok etkilenmistik. Kitabi okumaya firsatimiz olmamisti. Evinde kitabi da alabiliyorsunuz. Bugunun tarihiyle kaselenmis, “Out of Africa” ve Ferda’nin onerdigi, … in yazdigi “Dream of Africa” kitaplarini buradan aldik :) Ev’ e gelince; filmde ki her sahneyi birebir yasiyorsunuz, bakalim kitabi okurken neler hissedecegim.. 

Karen Blixen’in evinin oldugu bolgeye adi verilmis ve Karen bolgesi olarak adlandiriliyor. Yolda Nairobi’nin baska yuzunu goruyoruz; bakimli, temiz sokaklar ve luks mustakil evler, herbiri cok guzel. Kimlerin yasadigini sorduk Philip’e, yurtdisindan gelenler oldugunu dusunmustuk ama hepsi Kenya’li zenginlermis. Diger yandaki sefaleti gorunce, Kenya’li bu kadar zengin insan olur mu’yu dusundum..

Sirada Zurafa Gozlemevi var, Kapanmadan 45 dakika once yetisiyoruz, Karen Blixen’in evine cok yakin. Betty’yi elimizle besliyoruz :) Bir zurafayla bu kadar icli disli olmak.. daha ilk gunden.. Evet Afrika’dayiz :) 

Donuste yine trafik, ve toplantiya ancak yetisecegiz, yol uzerinde oldugu icin, sehir merkezinde arabayla bir tur atti Philip. Gokdelenler, yuksek binalar, sehrin devamindan farkli olarak baskent olma ozelligini gosteriyor. Acikcasi bakledigimden daha sehirlesmis sehir merkezinde ancak buyuk bir alani kapsamiyor. 

Ve otelimize donuyoruz, Philip’e veda ediyoruz, toplantimizi yapip, sirt cantalariiz bir kez daha yerlestirip yatiyoruz. Yarin sabah 08.00’da yoldayiz..